Thursday, June 14, 2007

TENİS & ULUSAL DEMOKRATİK DEVRİM

Her şeye rağmen, ULUSAL DÜZEYDE olmasa da KİŞİSEL DÜZEYDE iyi bir PAZAR GÜNÜ idi DÜN. Belki de hayatımın en uzun 3 saatini kerhen TV seyrederek geçirmem, GÖRSELİ zirveye çıkarmıştı ama DÜŞÜNSELİ ne kadar –leştirmişti, bilmiyorum. Keyifli ve kaybettiğim bir TENİS MAÇIndan sonra, Miller ısmarlıyordum Sevgili Can Taze’ye. Sohbet sırasında İDDİACI arıyordu kendisine, FEDERER için NADAL’ı İDDİA EDECEK. Belki de hayatımda bir kez seyrettiğim NADAL’ı tutmak spontane olarak bana kalmıştı. Ama SOLAK olması yetmişti kendisini tutmam için. Miller’e karşı Black Label, hem de 8 VİDO ile…



Askerlik kararı aldırmıştım. Gelecek dönem askere gidecektim. Fakat, mecliste görüşülen AF KANUNU ile ASKERLİKTEN MUAF TUTULMUŞTUM, belirli müddet ASKERİ OKULda okuduğum için. Bu benim hayat ve kariyer planlamamda +2 sene demekti. Hemen askerlik şubesine giderek, bu MUAFİYETi nüfus cüzdanıma işletmek istediğim zaman askerlik şubesi başkanı;

‘- Yunus Bey, bu durumda, ilerde askere alınırsanız ER olarak alınırsınız, bir daha düşünün yedek subay olarak askerliğinizi yapıp yapmamayı’

‘- Sevgili Albayım, bu hakkımı şimdi kullanayım’

‘- Siz bilirsiniz…’



68 KUŞAĞI olarak, en önemli sloganımız TAM BAĞIMSIZ ve GERÇEKTEN DEMOKTATİK TÜRKİYE idi. Bu uğurda;

Denizler,
Yusuflar,
Hüseyinler,
Mahirler,
İbrahimler,
Ulaşlar,
Ve
Daha
Niceleri
ŞEHİT oldu.

Ama TAM BAĞIMSIZ ve GERÇEKTEN DEMOKRATİK TÜRKİYEMİZ bir türlü kurulamadı, daha da BAĞIMLI ve ANTİ DEMOKRATİK oldu gün be gün. Artık ULUSALCI olmak suç oldu, GLOBALİZM savunucuları karşısında. Oysa ilk bağımsızlığımızı KUVAYİ MİLLİYE ruhu ile,

Mustafa Kemaller,
İsmet Paşalar,
Fadime Analar,
Arap Bacılar,
Halide Edipler,
Hasan Tahsinler,
Ve
Daha
Niceleri
Sağladı
BAĞIMSIZLIĞIMIZI.



TAM BAĞIMSIZ ve GERÇEKTEN DEMOKRATİK TÜRKİYE nasıl kurulacaktı? Sorunun cevabı, bize göre, çok kolaydı: ULUSAL DEMOKRATİK DEVRİM ile. ULUSAL DEMOKRATİK DEVRİM nasıl olacaktı ve kim ya da kimler yapacaktı? KUVAYİ MİLLİYE yani ULUSAL GÜÇLER: ULUSAL BURJUVAZİ, ASKER ve SİVİL AYDINLAR, EMEKÇİLER, İŞÇİLER ve KÖYLÜLER…



GLOBALİZM? Globalizm, kelimenin tek anlamı ile ULTRAEMPERYALİM döneminde DÜNYAnın ŞİRKET EVLİLİKLERİ ile YENİDEN PAYLAŞIMIdır. Ben, TELETAŞ çalışanı iken, TELETAŞ’ın PTT ARLA’dan dönüşümünü yaşamıştım, ÖZELLEŞTİRME vasıtası ile. Daha sonra ALCATEL-TELETAŞ oldu, Fransız Alcatel Şirketi TELETAŞ’ı satın aldı. Şimdilerde TELETAŞ tamamen silindi ALCATEL Amerikan Firması LUCENT ile evlenerek ALCATE-LUCENT adını aldı. Tamamen ULUSAL bir kuruluş olan PTT ARLA, zamanla tamamen ÇOK ULUSLU bir firma oldu ve 3,000 çalışanı 500’e düştü.



BUGÜN TÜRKİYEde NELER OLUYOR?

ULUSAL GÜÇLER ile EMPERYALİST GÜÇLER ÇATIŞIYOR ve SAVAŞIYOR. Burada TEMEL ÇELİŞKİYİ iyi tespit etmek gerekiyor: ULUSAL GÜÇLER ile EMPERYALİST GÜÇLER arasındaki çelişki. Bunun görüntüsü, karşımıza BÖLÜCÜ TERRÖR ÖRGÜTÜ olarak çıkıyor.

Ayrıca ULUSAL GÜÇLERİ ikiye ayırmak gerekiyor:

‘ÖZDE’ ULUSAL GÜÇLER
‘SÖZDE’ ULUSAL GÜÇLER yani İŞBİRLİKÇİLER yani EMPERYALİSTLER ile işbirliği yapanlar.

Tandoğan, Çağlayan, Gündoğan, Manisa, Samsun ve diğer mitingleri düzenleyen doğal olarak ULUSAL, buna karşı çıkanlar ise ANTİULUSAL yani İŞBİRLİKÇİleri temsil etmektedirler.

Artık, Türkiye’de ayrışma falan kalmadı. 4.5 yıl içinde bütün saflar belirlendi, herkes kendine uygun yeri aldı. Şimdi, e-devrimin TEORİK olarak bütün temelleri atıldı ve 22.Temmuz.2007 tarihinde fiilen başlayarak, seçimi kim kazanırsa kazansın, bunun PRATİK yansımasını hayatın bütün dallarında göreceğiz.

Türkiye’de e-devrimin öncüsü kim?



Sayın Komutanım,

Ben, yukarda izah ettiğim gibi, ASKERİ OKULda okumam nedeniyle ve o zamanın koşulları gereği, MUAF bir ASKERİM. Fakat bugünün koşullarını göz önüne aldığım zaman MUAFİYETİMİN affını istiyorum:

O’nun gibi KÖHNE bir Bandırma Gemisi ile
Samsun’a olmasa bile
Şırnak’a
Çukurca’ya,
Silopi’ye
Yurdumun
Her
Yerine
Gitmek
İstiyorum.

Yaşlı
Genç
Her yaştan insan ile
Yurdum için
Önce savaşmak
Sağ kalırsam eğer
Sonra yaşamak istiyorum.

Kızımın gelin
Oğlumun damat
Olması umudum
Ama onların
Emperyalist kurşunları ile
Ölmesi
Her gün hüznüm.

SAYIN KOMUTANIM,

Ben önce savaşmak istiyorum.
Kalırsa zamanım eğer
O zaman
Yaşamak istiyorum.
Belki de
TENİS oynarım Komutanım,
Eğer sağ kalırsam…

‘Dört nala gelip Uzak Asya’dan
Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan
bu memleket bizim.
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
ve ipek bir halıya benzeyen toprak,
bu cehennem, bu cennet bizim
Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
Yok edin insanın insan kulluğunu,
Bu davet bizim…
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
Ve bir orman gibi kardeşçesine
Bu hasret bizim…’

EMRET KOMUTANIM!
BU İSTEK HEPİMİZİN!

Yunus Gömleksiz
Vatansever